Geçici koruma kapsamındaki 3,5 milyona yakın Suriyelinin yanı sıra 400 binin üzerinde uluslararası koruma altında farklı milliyetlerden sığınmacıyla Türkiye, dünyada 2022’de en fazla sayıda sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke konumundadır. Ülkemizde 2022 sonu itibarıyla uluslararası koruma verilen ilk üç uyruk, sırasıyla 19.400 ile Afganistan, 7.131 ile Ukrayna, 4.083 ile Irak’tır. Ancak açıklanan resmî verilere bakıldığında 2022’de ilk defa geçici koruma kapsamındaki Suriyelilerin sayısında 200 binden fazla düşüş görülmüştür. Kendi istekleriyle ülkelerine dönen Suriyeliler dışında, sınır dışı edilen Suriyelilerin sayısı da geçen yıla göre %161 artmıştır. Ayrıca mekânsal yoğunlaşmanın önlenmesi ve homojen yapının korunması adına yabancı yoğunluğunun Türk vatandaşı nüfusuna oranla % 20’yi aştığı 63 ili kapsayan 1.169 mahallede ise yeni yabancı başvuruları ve adres değişikliği hizmetleri kapatılmıştır. Bu durum geri gönderme, sosyal uyum, mevcut göçmen gruba temel hakların tanınması gibi uygulamaların bir çıktısı olarak da değerlendirilir.
Türkiye, 2011’den itibaren iç savaş nedeniyle Suriye’den kabul ettiği kitlesel zorunlu göç sebebiyle hem uluslararası kuruluşların hem de yerel kurumların başlattığı göç projelerinin önemli taraflarından biri hâline gelmiştir. Bu çerçevede 2022’de başta Göç İdaresi Başkanlığı ve Kızılay olmak üzere Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ve Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD) gibi uluslararası kuruluşların ve sivil toplumun desteğiyle yüzden fazla proje yürütülmüş veya devamlılığı sağlanmıştır. İçeriklere bakıldığında bu projelerin büyük çoğunluğunun ülkemizde başta İstanbul, Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay, Adana, Mersin illerinde yaşayan geçici koruma altındaki Suriyelilere ve uluslararası koruma statüsü verilen diğer ülke vatandaşlarına yönelik olduğu görülmektedir.
Düzensiz göç alanında ise 2022’de Taliban’ın ülkede yönetimi devralması ve İran üzerinden göç baskısı nedeniyle Afganistan kaynaklı çalışmalar öne çıkmaktadır. Yakalanan düzensiz göçmen sayıları 454.662 ile 2019’daki zirveye erişmese de pandemi sonrasında ivme kazanarak 258 bin üzerinde seyir izlemiştir. 2022’de düzensiz göçmenlerin yarısına yakınını Afganistan uyruklu kişiler oluşturmaktadır. Suriye ise 45 binle düzensiz göç hareketlerinde de kaynak ülke olarak ikinci sırada yer almaktadır. Düzensiz göçle mücadelede kolluk kuvvetleri deniz ve kara sınırlarımızda üstlerine düşen görevleri yerine getirmiştir. 2022’de düzensiz göçün aktörlerinden göçmen kaçakçılarının 9.149 ile son 10 yıl içinde en fazla sayıda yakalandığı görülmektedir. İnsani göç politikalarının bir yansıması olarak Yunanistan’ın geri itme faaliyetlerine karşılık umuda yolculukta ölüm denizi hâline gelen Ege Denizi’nde Türk Sahil Güvenlik ekipleri kurtarma operasyonları da düzenlemektedir.
2022’de Türkiye Cumhuriyeti kurumları tarafından açıklanan çalışmalarda öne çıkan konular; düzensiz göçün önlenmesi, geri gönderme süreçlerinin iyileştirilmesi ve yasal düzenlemelerin geliştirilmesidir. Göç İdaresi Başkanlığı tarafından uygulanan “Türkiye’de Düzensiz Göçmenlerin Geri Dönüşü ve Yeniden Entegrasyonu” ile “Geri Gönderme Merkezlerinin Kapasitelerinin Desteklenmesi ve İdari Gözetime Alternatif Tedbirlerin Geliştirilmesi” projeleri ve Türk Kızılay tarafından ülkemiz sınırları dışında desteklenen kamp ve yetimhanelerle söz konusu bölgedeki hayatın yeniden tesisi ve göçmenlerin gönüllü geri dönüşü hedeflenmektedir. Göç İdaresi Başkanlığı tarafından açıklanan verilere göre 2022’de geri gönderme merkezlerinin sayısı 30’a, kapasitesi ise 20.540’a yükseltilmiş; Suriye’de güvenli hâle getirilen bölgelere ise 58.758 Suriyeli gönüllü dönüş yapmıştır. İlaveten göçmenlerin sosyal ve ekonomik hayata katılmasına yönelik yürütülen çalışmalar ise ülke çapında devam etmektedir. Sosyal Uyum ve Yaşam Eğitimleri (SUYE) kapsamında geçtiğimiz yıl 1.395.055 kişiye eğitim verilmiştir.
2022’de öne çıkan yasal düzenlemelerden biri ise 02.02.2022 tarihli Resmî Gazete’de T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Uluslararası İş Gücü Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan ve yürürlüğe giren Uluslararası İş Gücü Kanunu Uygulama Yönetmeliği kapsamında sınırları çizilen “Yabancıların Çalışma İzni Muafiyeti”dir. Bu düzenlemeyle profesyonel ve nitelikli insan hareketliliğinin olumlu etkilenmesi beklenmektedir.
Uluslararası göç alanında 2022 başında yaşanan en önemli gelişmelerden biri de Rusya’nın 21 Şubat 2022’de işgali sonucu başlayan savaş neticesinde Ukrayna vatandaşlarının Türkiye’ye yönelik zorunlu göç hareketi olmuştur. Savaşın başlamasını takiben ilk iki ayda yüzde 90’ı kadın ve çocuklardan oluşan 12 milyonu aşkın insan yerlerinden edilmiştir. Kısa sürede beş milyondan fazla kişi başta Polonya, Romanya, Macaristan, Slovakya, Çekya, Almanya, Moldova, hatta İspanya ve İtalya gibi ülkelere giderek sığınma talebinde bulunmuştur. Türkiye de Ukrayna’dan gelen kayda değer bir sayıda geçici ve/veya kalıcı zorunlu göçmene ev sahipliği yapmaktadır. Savaşın başından itibaren Türkiye’ye 600 binin üzerinde Ukraynalı gelmiş ancak bunların çoğu farklı sebeplerle ülkeden ayrılmıştır. Son verilere göre Türkiye’de ikamet izniyle bulunan yaklaşık 46 bin ve uluslararası koruma başvurusunda bulunan 7.131 Ukraynalı vardır. Ukraynalıların oldukça heterojen bir grup olduğu unutulmamalıdır. Stalin döneminde zorunlu olarak yerlerinden edilmiş Ahıska Türklerinin yanı sıra 1994 Kırım ilhakıyla Ukrayna’da başka şehirlere göç eden Kırım Tatarları da bu son savaşla Türkiye’ye yönelmiştir.
Ukraynalıların Türkiye’ye göçü alanında yürütülen çalışmalar bulunmaktadır. Kızılay, Ukrayna içindeki yardım çalışmalarını 2022 boyunca sürdürmüş; geçici barınma merkezlerine yerleştirilen Ahıska Türklerine Kızılaykart aracılığıyla nakit desteğinde bulunmuş; Kızılay’ın başlattığı Ukrayna Yardım Kampanyası’na Turkcell’den de maddi destek sağlanmıştır. Sivil toplum kuruluşları sosyal uyuma ve insani yardımlara yönelik çalışmalara yer vermiştir. Psikolojik danışmanlık, eğitimde fırsat eşitliği ve erişimiyle birlikle özellikle kadınlar ve çocuklar için ekonomik ve sosyal konularda güvenli alanlar yaratmaya yönelik adımlar atılmış veya önceden var olan çalışmaların genişletilmesi için çalışılmıştır. Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği [SGDD, Association for Solidarity with Asylum Seekers and Migrants (ASAM)] tarafından yürütülen “Ukraynalı Sığınmacılar için Danışmanlık Hattı veMülteci Çocuklara Yönelik Al Farah Çocuk ve Aile Destek Merkezleri Projesi” gibi adımlarla yeni göçmen gruplarına, kadın, çocuk ve gençlere yönelik daha lokal ve çözüm odaklı adımlar atılmıştır.
Türkiye’deki Ukraynalıların çeşitli hizmetlere erişimleri konusunda uluslararası kuruluşlar, kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının yürüttüğü projelerin bir kısmı aşağıda sıralanmıştır:
- Ukraynalı sığınmacılar için danışmanlık hattı oluşturulmuş (SGDD/ ASAM),
- “Okula Dönüş Projesi” başlatılmış (SGDD/ ASAM),
- Türkiye’de yaşayan sığınmacıların psikolojik sağlığını ve psikososyal destek farkındalığını arttırma çalışmalarına hız verilmiş (SGDD/ ASAM),
- Özellikle ruh sağlığı ve psikososyal destek, acil durum vaka yönetimi, okul taşımacılığı alanında farklı koruma hizmetleri sunulmuş [Uluslararası Göç Örgütü (IOM)],
- Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve BM Çocuk Örgütü (UNICEF) ile Ukrayna’dan gelen çocuklara destek verilmiş,
- Ukraynalı göçmenlerin koordinasyonu için devlet kurumları ile ilgili kuruluşlar arasında bilgi akışının sağlanmasına yönelik bir dizi proje başlatılmıştır [Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği, (BMMYK)].
Ukraynalıların yanı sıra 2022’de Kremlin’in seferberlik ilanının sonrasında Türkiye’ye gelmeye başlayan, genellikle dijital sektör çalışanı beyaz yakalılardan oluşan veya “dijital göçmen (digital nomad)” olarak da adlandırılabilen Rusların sayısında ciddi bir artış olmuştur. Nisan 2023 verilerine göre Türkiye’de Rusya’dan gelip ikamet izniyle bulunan 154 bin 817 kişi, kısa dönem ikamet izniyle ülkede kalan 131 bin 659 kişi ve aile ikamet izniyle ülkede kalan 7.465 kişi kayda geçirilmiştir. Bu grubun yoğun yaşadığı illerden biri olan Antalya’da Rus şirket sayısı bir önce yıla göre %527 oranında artmıştır.
2022’de uluslararası göç alanında yapılan projeler, genellikle Ukrayna’dan gelen sığınmacıların acil ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olanlar ve önceki yıllarda Türkiye’ye gelen sayıları 4 milyonu aşkın geçici koruma ve uluslararası koruma altındaki sığınmacıların sosyal uyumunu sağlamaya yönelik sınıflandırılabilir. Buna göre geri dönüşler, insan ticaretiyle mücadele, geri gönderme merkezlerinin kapasitesinin yükseltilmesi, uluslararası göç konusunda kamu farkındalığının artırılması ve doğru bilinen yanlışların düzeltilmesi, düzensiz göç yönetimi, düzenli göç olanaklarının ve sürdürülebilir kalkınmaya dayalı göç politikalarının geliştirilmesi, insana yaraşır işlere erişim ve yeteneklerin kazandırılması alanında Türk kamu kuruluşları, uluslararası kuruluşlar ve sivil toplumla pek çok proje yürütülmektedir. Bunlar arasında;
- Göç İdaresi Başkanlığı ve Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi [International Centre for Migration Policy Development (ICMPD)] ile Geri Dönüş Operasyonları Yürütme Kapasitesinin Güçlendirilmesinin Desteklenmesi Projesi [Forced Return Migration Operation (FRMON)],
- Göç İdaresi Başkanlığı ve ICMPD ile Türkiye’nin insan ticaretine karşı verdiği mücadelede alınan kararları ve kanıta dayalı politika oluşturma sürecini desteklemek için Türkiye’deki Çocuk Ticareti ve Emek Sömürüsüne Dayalı İnsan Ticareti konulu araştırma (İnsan Ticareti Araştırma Laboratuvarı, Türkiye),
- Göç İdaresi Başkanlığı ve Uluslararası Göç Örgütü (IOM) iş birliğinde “Geri Gönderme Merkezleri”nin kapasitesini uluslararası insan hakları standartları çerçevesinde güçlendirilmesine destek projesi (FAZ II) ve Türkiye’de sosyal uyum politikalarının desteklenmesi,
- Göç İdaresi Başkanlığı ve Avrupa Birliği iş birliğinde göç ve uluslararası koruma konularında kamu farkındalığının artırılması; Türkiye’deki yabancıların ve insan ticareti mağdurlarının insan hakları açısından korunmasının güçlendirilmesi,
- “Düzensiz Göçmenlerin Yönetimi, Kabulü ve Barınması” konusunda Göç İdaresi Başkanlığının desteklenmesi,
- Göç İdaresi Başkanlığı, BMMYK ve IOM iş birliğinde geri gönderme merkezlerinin kapasitelerinin desteklenmesi ve idari gözetime alternatif tedbirlerin geliştirilmesi,
- Göç İdaresi Başkanlığı ve ICMPD ile Türkiye’de Geri Dönüş Danışmanlığı Kapasitesinin Geliştirilmesinin Desteklenmesi (ReCONNECT),
- Göç İdaresi Başkanlığı ve IOM ile Türkiye’deki Düzensiz Göçmenlerin Gönüllü Geri Dönüş ve Yeniden Entegrasyonun Sağlanması (AVRR),
- Göç İdaresi Başkanlığı ve ICMPD ile N-AVRR/ Türkiye’de Ulusal Destekli Gönüllü Geri Dönüş ve Yeniden Entegrasyon Programı’nın uygulanmasına destek verilmesi,
- Göç İdaresi Başkanlığı ve ICMPD iş birliğinde geçici koruma altındaki Suriyelilerin Türkiye ekonomisine etki analizi (ECOIMPACT),
- Göç İdaresi Başkanlığı ve BMMYK ile ulusal sığınma prosedürlerinin etkinliğinin uluslararası standartlar ve ulusal mevzuata uygun kuvvetlendirilmesi,
- Göç İdaresi Başkanlığı ve ICMPD ile Düzensiz Göçü Tamamlayıcı Faaliyetler Aracılığıyla Önlemek için Menşe Ülke ve Stratejik Ortaklarla İş Birliğini Güçlendirme Projesi (COMPLEMENT),
- Göç İdaresi Başkanlığı ve ICMPD ile Türkiye’de Düzenli Göç Politika Çerçevesini Geliştirmek amacıyla Analiz ve Operasyonel Kapasitenin Güçlendirilmesi (ANAPOL),
- Göç İdaresi Başkanlığı ve ICMPD ile Kalkınmaya Duyarlı Sürdürülebilir Göç Yönetimi Politikaları Uygulanmasına Destek Projesi (SUMMIT),
- Uluslararası Çalışma Örgütünün farklı bileşenlerle yürüttüğü İnsana Yakışır Geçim Fırsatlarıyla Dayanıklılığı ve Sosyal Uyumu Destekleme Projesi yer almaktadır.
Uluslararası kuruluşların yürüttüğü diğer projelerde göçmenlere/ sığınmacılara yönelik istihdam sağlamak, mesleki eğitim fırsatları yaratmak ve hem düzenli hem de düzensiz göçmenlere hizmet veren kurumların kapasitelerini geliştirmek için yürütülen çalışmalar ağırlıktadır. Uluslararası Çalışma Örgütü Türkiye Ofisi (ILO, Türkiye) tarafından uygulanan “Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler ve Türk Vatandaşları için İnsana Yakışır İş Fırsatlarının Desteklenmesi Projesi”, ICMPD tarafından yürütülen “Sürdürülebilir Sosyoekonomik Uyum İçin Girişimcilik Kapasitelerinin İyileştirilmesi (ENHANCER) Projesi” ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın “İşten Sosyal Uyuma Projesi” gibi çalışmalar sonucu İstanbul, Ankara, Hatay, Şanlıurfa, Kayseri gibi farklı dinamiklere sahip şehirlerde toplumsal cinsiyet ve fırsat eşitliği gözetilerek verilen girişimcilik eğitimlerinden, mentorluk desteklerinden ve ekonomik katkılardan çok sayıda göçmen yararlanmıştır ve yararlanmaya devam etmektedir.
Üniversite bünyesinde kurulan göç araştırmaları merkezleri ise uluslararası bilgi akışı ve göç çalışmaları için yurt dışındaki üniversiteler arasında iş birlikleri kurmuş, ulusal ve uluslararası projeler yürütmüş, yerel toplumun göçmenlere yönelik bilincinin geliştirilmesi adına akademik bilgi üretmiştir. Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Küresel Göç Araştırmaları ve Uygulamaları Merkezi tarafından göç alanında farklı konularda Türk ve yabancı akademisyenlerin katılımıyla başlatılan webinar dizileriyle IOM ve Göç İdaresi Başkanlığı ile “Göç Çalışmaları Yaz Okulu”, İstanbul Bilgi Üniversitesi tarafından “Öteki Hikâyeler: Göç, Sanat, Birlikte Yaşam” adlı podcast serisi, herkese açık ders ve konferanslar ile Koç Üniversitesi tarafından göç ve kent araştırmaları kesişiminde disiplinlerarası araştırma ve eğitimi desteklemek amacıyla yürütülen
“BROAD-ER” projesi bu çalışmalara örnektir.
Tüm bu projeler ışığında özellikle iş hayatına katılıma ve çalışma şartlarının iyileştirilmesine yönelik projelerin Türkiye’den Suriye’ye göçün 11. yılında hâlâ bu kadar fazla sayıda olması ekonomik açıdan sığınmacıların/ göçmenlerin kendi yaşamlarının tesisi konusunda eksik kalındığının göstergesidir. Türkiye’deki göçmen gruplara yönelik çalışmaların ise çoğunlukla Suriyeli göçmenlere odaklandığını görmekteyiz. Burada göz ardı edilmemesi gereken nokta, Türkiye’nin 2022 itibarıyla başta Afganistan ve Ukrayna olmak üzere diğer ülkelerden de gelen insan hareketliliklerine açık olduğudur. Şu an için Suriyelilere oranla sayıları az bir grup olarak görülseler de hâlihazırda sosyal uyumu sağlanmaya çalışılan göçmen grupların üzerine eklenmeleri, elde edilen ilerlemeye zarar verebilir. Bu sebeple yürütülen projelerin etki alanındaki göçmen grupların tamamını kapsayacak ve grup içi farklılıklara cevap verecek şekilde geliştirilmesi, proje türü veya büyüklüğünden ziyade ne kadar etkili ve değişim odaklı olacağının öncelikli olarak görülmesi gerekmektedir.
2022, Türkiye’ye yönelik göçler kadar Türkiye’den yurt dışına giden kişilerin sayısında da belirgin bir artışın olduğu bir dönemdir. 2022’ye ilişkin veri henüz yayımlanmamakla beraber 2021 verilerine göre 287 bin 651 kişi ülkeden ayrılmıştır. Bunların 103 bin 613’ü Türk vatandaşıyken diğerleri ise yabancı uyruklu kişilerdir. Türk vatandaşlığı kazanan bir grup Suriyelinin de yurt dışına gittiği yolunda saptamalar bulunmaktadır. Bu grubun %12,3’ü 20-24 yaş aralığında, %12,1’si 25-29 ve %10,7’si de 30-34 yaş aralığındadır.
Türkiye’nin zorunlu göçle ilgili deneyimi ve yönetme kapasitesi son yıllarda artmıştır. Sosyal uyum çalışmaları yanında gönüllü geri dönüş konusuna da ağırlık verilmektedir. Son gelişmelere bakıldığında siyasi ve akademik odağın hem Türkiye’ye gelen hem de Türkiye’den giden vasıflı insanların göçüne de kaydırılmasının elzem olduğu görülmektedir. Nitelikli düzenli göçü merkeze alan yeni bir yaklaşım, bir yandan Türkiye’nin kaybettiği nitelikli göçün nedenlerini ve bu kişilerin göç motivasyonlarının çok yönlü araştırmasını gerektirmekte; diğer yandan Türkiye’ye gelen vasıflı göçmenler açısından itici ve çekici faktörlerin belirlenmesi, kapasite büyüklüğünün anlaşılması ve daha verimli yönlendirilmesi açısından önem taşımaktadır.
Uluslararası göç alanında çalışmalar yürüten araştırmacıların ve kurumların gelecek yıl gündeminde olması beklenen konular arasında şüphesiz iklim ve afet kaynaklı göçler, Avrupa Birliği ve diğer ülkelerle yapılacak yeni külfet paylaşımı, gönüllü geri dönüşlerin hızlandırılması gibi başlıklar gelmektedir. Ayrıca Türkiye’deki iç göç süreçlerine ve ekonomik politik gelişmelere bağlı göç politikaları; Antroposen Çağı’nda insan kaynaklı iklim değişikliği; deprem, sel, aşırı yağışlar gibi doğa kaynaklı afetler nedeniyle ülke içinde yer değiştirmeler; çatışma ve yeni savaşlar sebebiyle diğer ülkelerden gelebilecek yeni göç dalgaları; mevcut ve yeni göçmenlerin üçüncü ülkelere yeniden yerleştirilmesi ile yerel halkla sosyal temas noktalarındaki sorunların belirlenmesi gibi konuların ve hâlihazırda yürütülen sürdürülebilir ekonomik alan yaratma çabalarının nitelikli göç çekim alanları oluşturulması üzerinden yer alması beklenebilir.
1. GİB. (2022). Uluslararası Koruma İstatistikleri https://www.goc.gov.tr/uluslararasi-koruma-istatistikler
Atıf ↑
2. GİB. (2022). Geçici Koruma https://www.goc.gov.tr/gecici-koruma5638
Atıf ↑
3. GİB. (2023). 2022 Göç Yönetimi Faaliyetleri https://www.youtube.com/watch?v=cTNCgkBWEfU
Atıf ↑
4. Akçapar, Ş.K. (2022). Afganistan’dan Göç Hareketleri, Onur Ender Aslan (Der.) İçinde Afganistan: Devlet ve Toplum. Ankara: TİAV Yayınları.
Atıf ↑
5. GİB. (2022). Düzensiz Göç İstatistikleri https://www.goc.gov.tr/duzensiz-goc-istatistikler
Atıf ↑
6. ÇSGB. (2022). E- Muafiyet https://emuafiyet.csgb.gov.tr/welcome
Atıf ↑
7. UNHCR. (2022). Operational Data Portal Ukraine Refugee Situation, https:// data.unhcr.org/en/situations/ukraine
Atıf ↑
8. Parusel, B. ve Varfolomieieva, V. (2022). European Policy Analysis. The Ukrainian Refugee Situation: Lessons for EU Asylum Policy. Swedish Institute for European Policy Studies: https://www.sieps.se/en/publications/2022/the-ukrainian-refugee-situation-lessons-for-eu-asylum-policy/; Teke-Llyod, A. & Sirkeci, İ. (2022). A Long-Term View of Refugee Flows from Ukraine: War, Insecurities, and Migration. Migration Letters, 19(4), s. 523-535.
Atıf ↑
9. Bilık, A. (2022). Ankara Eryaman’da Çocuklar ve Bakım Verenlerine Sağlanan Hizmetler. Belgesel Gelişmeler Çerçevesinde Türkiye’deki Ukraynalılar Paneli. Ankara: SGDD-ASAM.
Atıf ↑
10. GİB. (2022). Göç İdaresi Başkanlığı https://www.goc.gov.tr/
Atıf ↑
11. Türk Kızılay. (2022). Kızılay Ukrayna İçlerindeki Yardım Çalışmalarını Sürdürüyor https://www.kizilay.org.tr/Haber/HaberArsiviDetay/6739
Atıf ↑
12. Türk Kızılay. (2022). Geçici Barınma Merkezi’ne Yerleştirilen Ahıska Türklerine Kızılaykart Desteği https://www.kizilay.org.tr/Haber/HaberArsiviDetay/7053
Atıf ↑
13. Türk Kızılay. (2022). Kızılay’ın Ukrayna Yardım Kampanyasına Turkcell’den Destek https://www.kizilay.org.tr/Haber/HaberArsiviDetay/6770
Atıf ↑
14. SGDD. (2022). Ukraynalı Sığınmacılar İçin Danışmanlık Hattı https://sgdd.org. tr/ukraynali-siginmacilar-icin-danismanlik-hatti/
Atıf ↑
15. SGDD. (2022). Okula Dönüş Projesi https://sgdd.org.tr/proje/okula-donus-projesi/
Atıf ↑
16. Euronews. (2022). Rusya’dan beyin göçü: 100 bin dijital sektör çalışanı ülkeyi terk etti https://tr.euronews.com/2022/12/20/rusyadan-beyin-gocu-100-bin-dijital-sektor-calisani-ulkeyi-terk-etti
Atıf ↑
17. GİB. (2022). İkamet İzinleri https://www.goc.gov.tr/ikamet-izinleri
Atıf ↑
18. Gazete Duvar. (2022 12 Mart). Antalya’da kurulan Rus şirket sayısı yüzde 527 arttı https://www.gazeteduvar.com.tr/antalyada-kurulan-rus-sirket-sayisi-yuzde-527-artti-haber-1599837
Atıf ↑
19. GİB. (2022). Uluslararası Koruma İstatiskleri https://www.goc.gov.tr/uluslararasi-koruma-istatistikler
Atıf ↑
20. TÜİK. (2022). Uluslararası Göç İstatistikleri https://data.tuik.gov.tr/Bulten/ Index?p=Uluslararasi-Goc-Istatistikleri-2021-45814#:~:text=T%C3%9C%C4%B0K%20Kurumsal&text=Yurt%20d%C4%B1%C5%9F%C4%B1ndan%20T%C3%BCrkiye’ye%20g%C3%B6%-C3%A7,ini%20ise%20yabanc%C4%B1%20 uyruklular%20olu%C5%9Fturdu
Atıf ↑