Geçtiğimiz yirmi yıl, savunmasız nüfusları ve daha geniş çerçevede uluslararası toplumu etkileyen doğa ve insan kaynaklı krizler sebebiyle oldukça zorlu geçmiştir. İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) bölgesi, özellikle II. Dünya Savaşı’nı takip eden yıllar boyunca diğer bölgelere kıyasla büyük çaplı insani kriz ve afetlerden en çok etkilenen bölge konumundadır ve ne yazık ki bu eğilim artış göstermektedir.
Büyük çaplı afet ve acil durumlara müdahale etme konusundaki büyük ve emsalsiz baskı göz önüne alındığında İİT bölgesinde bulunan birçok Kızılhaç ve Kızılay Derneği; Yemen, Bangladeş, Suriye, Afganistan ve Somali’de yaşanan müzmin ve yıkıcı krizlere yardım sağlamak konusunda kapasitelerini zorlamak durumunda kalmışlardır. İİT bölgesi yer alan ulusal dernekler, insani acıyı hafifletmekten savunmasız kişiler ve ihtiyaç sahibi toplulukların itibar ve refahlarının korunmasına kadar geniş hizmet yelpazesi sunarak her türlü afet ve acil duruma ilk müdahale eden yerel organizasyonlardır.
Ancak İİT bölgesindeki krizlerin boyutları, karmaşıklıkları, sıklıkları ve uzama eğilimleri herhangi bir kuruluşun insani ihtiyaçlara etkili biçimde müdahale etme kabiliyetinin ötesinde kalmaktadır. Nihayetinde bu faktörler ulusal derneklerin kapasitelerini fazlasıyla zorlamış, kaynaklarının tükenmesine sebep olmuştur. Bu durum, ulusal derneklerin daha bölgesel perspektifle etkileşim içinde olmaları ve oluşturulacak koordinasyon mekanizmalarıyla ortak hedefler için güçlerini birleştirmeleri ihtiyacını ortaya çıkarmıştır.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üye ülkelerinde faaliyet yürüten ulusal dernekler arasında bir ağ kurulmasına yönelik hedef, ilk olarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından OIC dönem başkanı olduğu dönemde dile getirilmiş ve 2016-2015 OIC Eylem Planına eklenmiştir. Bu hedefi gerçekleştirmek üzere Kızılay Başkanı Dr. Kerem Kınık’ın girişimleriyle İİT üye ülkeleri ulusal Kızılhaç ve Kızılay dernekleri ağı kurulması için çalışmalar başlatılmıştır. 28-29 Ocak 2019’da İslam İşbirliği Teşkilatı üye ülkelerinden 49 ulusal Kızılhaç ve Kızılay derneğinin katılımıyla İstanbul’da düzenlenen konferans neticesinde OIC Red Network (İslam İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkeleri Ulusal Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Ağı) uluslararası hareketin temel prensip ve ilkeleri çerçevesinde çalışmalarını yürütmek üzere kurulmuştur.
Katılımcı ulusal derneklerin onayıyla konferans sonunda İstanbul Deklarasyonu yayımlanmış ve Görev Tanım Belgesi (Terms of Reference) kabul edilmiştir. Buna göre network sekretaryası görevinin Türk Kızılay uhdesinde yürütülmesine ve merkezinin İstanbul olmasına karar verilmiştir. Bu noktada, İİT coğrafyasında Kızılhaç ve Kızılay dernekleri arasında koordinasyon ve iş birliği mekanizması fikrini ilk günden bu yana koşulsuz destekleyen, uzmanlaşmış kuruluş statüsünde İslam İş Birliği Teşkilatına bağlı bulunan ve hükûmetler arası bir anlaşmayla kurulan Uluslararası Hilal İslam Komitesinden(UHIK) bahsetmek gerekir. İslam coğrafyasında uluslararası insancıl hukuk ve insani yardım konularında hükûmetler arası faaliyet yürüten ve oldukça sağlam bir hukuki zeminde varlık gösteren UHIK’in desteği ve süreç boyunca yürüttüğü diplomasi çok değerlidir.
OIC Red Network (İslam İş Birliği Teşkilatı Ulusal Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Ağı), sayıları ve şiddeti giderek artan bölgesel insani krizlerin ortaya çıkardığı bir zeminde kurulmuştur. İİT bölgesinde yaşama, savunmasızlıkların giderilmesi ve gerek toplumların gerekse insani yardım organizasyonlarının direncinin arttırılması hususlarında ulusal dernekler arasında bütünlük ve koordinasyon sağlanmasına hizmet etmektedir. OIC Red Network, Kızılhaç ve Kızılay dernekleri arasında daha sistematik ve yapısal bir iş birliği platformu imkânı sağlamakta, bölgesel ve küresel insani yardım kuruluşlarıyla ortak insani diplomasi faaliyetleri yürüterek İİT bölgesindeki insani politikaların oluşumuna doğrudan katkı sunmaktadır.
Ana çalışma alanları “savunuculuk, insani politikalar, kapasite geliştirme ve kaynak mobilizasyonu” olarak belirlenen OIC Red Network, ilgili alanlarda ve alt konularda üye ulusal dernekleri güçlendirmeyi, bölgenin başat aktörlerinden biri olmalarını sağlamayı ve aynı coğrafyayı paylaşan aktörlerin insani meselelere karşı ortak perspektif edinmelerini hedeflemektedir.
2020’nin başlarında hayatımıza giren COVID-19 pandemisi etkisini 2021’de de göstermeye devam etmiş ve hayatın her alanında olduğu gibi insani yardım faaliyetlerini de derinden etkilemiş ve dönüştürmüştür. Başarılı aşı çalışmalarının dünya genelinde yaygınlaşması ve sonucunda ortaya çıkan nispi rahatlamanın, her gün bir yenisi duyurulan varyantlar sebebiyle kalıcı olmadığı anlaşılmış ve herkesin güvenli olmadığı bir dünyada hiç kimsenin güvende olamayacağı fikri kuvvet kazanmıştır. COVID-19’un tüm dünyayı etkisi altına alan yeni şartlarında herkesin eşit ve adil biçimde aşı ve sağlık hizmetlerine erişiminin güçlü ve zengin olanlarca sağlanmış bir lütuf değil, insani ve gerçek zorunluluk olduğu anlaşılmıştır. Özellikle “yerinden edilmiş kişi (IDP)” veya “mülteci” statüsünde bulunanlara yönelik sosyal, gıda, barınma gibi insani yardım hizmetlerine aşı çalışmalarının da eklenmesi elzem olmuştur. Bu bağlamda OIC Red Network, Katar Kızılay’ın öncülüğünde başlatılan ve adil aşılanma konusunda küresel bilinç oluşturmayı hedefleyen “Mülteci ve Yerinden Edilmiş Kişilere Yönelik Aşı İnisiyatifi” içerisinde yer almış ve konunun savunuculuğunu üstlenmiştir.
2021’de İİT coğrafyasında yaşanan uluslararası insancıl hukuk ve insan hakları ihlalleri raporlanmaya çalışılmış, ara sıra OIC Red Network üyelerinin ortak girişimiyle bildiriler yayımlanmış ve uluslararası kamuoyu bilgilendirilmeye çalışılmıştır.
Kudüs, Gazze şeridi ve Filistin’in, İsrail Devleti tarafından işgal edilmiş topraklarında yaşanan zulüm ve şiddetin durdurulması konusunda network üyeleriyle birlikte ortak bir bildiri yayımlanmış, sivil ölümleri ve yaralanmaları, insani yardım kuruluşlarına ait ofisler ve araçların hedef alınması gibi uluslararası insancıl hukuk ihlallerinin durdurulması çağrısında bulunulmuştur.
OIC Red Network, insani açıdan bölgesel kalkınmanın bölgede faaliyet yürüten tüm aktörlerin güçlü olmasıyla mümkün olacağı inancıyla kurulmuştur. Bu amaçla farklı insani organizasyonların çalışma ve faaliyetlerine destek olmaktadır. Bu kapsamda 1982’den beri bahsi geçen Uluslararası Hilal İslam Komitesinin kuruluş antlaşmasında “imzacı devlet” statüsünde bulunan Türkiye’nin, ilgili antlaşmayı TBMM’de onaylaması gerekmektedir. Belirtildiği üzere İİT coğrafyasında diplomatik ve hukuki açıdan sağlam zemine inşa edilmiş, tarafları hükûmetler olan bir antlaşmayla kurulmuş ve insani sahada çalışma yürüten UHIK benzeri kuruluş oldukça nadirdir. Bu itibarla dünyanın ikinci en büyük siyasi organizasyonu olan İİT bağlısı bir kuruluş sıfatıyla UHIK’in hükûmetler nezdinde güçlenmesi, bölgenin ve savunmasız bireylerin faydasına olacağı düşüncesiyle ilgili makamlarda savunuculuk faaliyetleri gerçekleştirilmiş ve konuya ilişkin kapsamlı rapor hazırlanmıştır.
Yine 2021’de sekretarya faaliyetlerinin daha sağlıklı şekilde yürütülmesi ve üye ulusal dernekler arasında daha kuvvetli etkileşimin sağlanması amacıyla OIC Red Network web sitesinin güncellenmesi projesi gündeme alınmış, analiz ve tasarım aşamaları tamamlanarak test aşamasına gelinmiştir. Web sitesi sadece çevrim içi bir sayfa olmanın ötesinde üye ulusal derneklerin etkileşim içinde olacakları, proje ve fon başvurusunda bulunabilecekleri, kapasite geliştirme faaliyetlerine ve çeşitli eğitimlere erişebilecekleri, çalışmalarına ilişkin paylaşımlar yapabilecekleri kapsamlı bir sistem olarak tasarlanmış olup OIC Red Network’ün modern ve güncel yüzü olması hedeflenmektedir.
OIC Red Network, 2021’de de webinarlara devam etmiş, üye ulusal dernekler arasında farklı insani konularda tecrübe ve bilgi paylaşımı faaliyetlerini sürdürmüştür. “Gönüllülük”, “COVID-19 Döneminde Ulusal Derneklerin Devletlere Yardımcı Rolü”, “Nakit Temelli Yardımlar”, “Gönüllü Yönetim Modelleri” vb. konuların işlendiği webinarlar, farklı ulusal derneklerden uzmanların katılımı ve sunumlarıyla zenginleşmiştir.
İslam İşbirliği Teşkilatı nezdinde Türkiye Daimî Temsilciliğinin öncülüğünde OIC Red Network Sekretaryası tarafından kaleme alınan ve beş İİT ülkesinde COVID-19 ile mücadele altyapısı oluşturmayı hedefleyen “COVID-19 Acil Eylem: Afganistan, Yemen, Filistin, Sudan ve Somali” projesi, finansal açıdan güçlü konumdaki İİT ülkelerinin ilgili makamlarına sunulmuştur.
2022’nin bölgemiz ve insanlık açısından daha müreffeh ve sağlıklı geçmesini umuyoruz. OIC Red Network olarak varlık sebebimiz olan insani krizlerin azalmasını ve iş birliğimizin daha aydınlık ve umutlu yarınlara vesile olmasını diliyoruz.